17 Eylül 2011 Cumartesi

Gözüme tutma kör eder!

Bilim dünyası bile bizim elimizdeydi; onu icat edenlerin bile aklına gelmeyecek şekillerde kullanırdık ve sanırım bunla da çok eğlenirdik. Zaten biz direk gidip istemezdik ki bir şeyi, bize sunulurdu ve eğer beğendiysek sonuna kadar sahip çıkardık.


''Gözüme tutma lan kör ediyomuş!''

Lazer pointerlar da böyle oldular bizim için. Tam olarak nereden nasıl geldiğini hatırlamasak da birden elimizde bitiverdi işte, biz de başta kedileri sinir etmek için kullanırken, sonradan kullanım alanlarını genişlettik. Komşu evleri korkmalıydı artık bizden; gerçi onlar kapıya dayandığında biz korkuyorduk babamızdan.

''Olm bunların uzaya kadar gideni varmış''

O da gelişti bizimle birlikte tabii; zamanla şekilli başlıkları çıktı, eğlence katsayısı arttı. Eskiden komşunun salonunda sadece küçük bir nokta görülüyorken şimdi bir hayvan ya da bir spiral şekil görülebiliyordu.

Sayesinde gece dışarı çıkabilen çocuklar daha bir eğleniyorlardı. Çıkamayanlarsa bu eğlenceyi pencereden görüp ailelerine surat asıyorlardı.

Hala var tabii lazer pointer denen alet ancak eskisi kadar eğlence amaçlı kullanılmıyor. Zaten sokaklarda artık çocuklar da yok. Komşularınsa perdeleri sımsıkı kapalı.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

son paragraf benı bitirdi. duygulandım.

(Süper)Cem dedi ki...

artık maçlarda rakip takım futbolcularının gözüne tutmak için kullanılıyor ve ben bundan nefret ediyorum..

Yorum Gönder